Kanser vücudumuzun herhangi bir bölgesindeki hücrelerin kontrolsüz çoğalması ile oluşan ve 100’den fazla çeşidi olan hastalık grubudur.
Kansere yakalanma olasılığını artıran her şey risk faktörüdür. Sigara, alkol vb. gibi risk faktörleri kontrol edilebilirken, yaş, genetik özellikler gibi bazı risk faktörleri de kontrol edilememektedir. Risk faktörlerinin bilinmesi erken tanı ve doğru tedavi yöntemlerinin belirlenmesi açısından önemlidir.

RESVERATROL’ÜN KANSER HÜCRELERİNE ETKİSİ VAR MI?

Yapılan araştırmalar; Resveratrol’ün kanserden korunma ve kanserle savaşta umut verici doğal bir silah olduğunu gösteriyor. Anti-aging etkisi de olan Resveratrol stres, enfeksiyon ve radyasyona tepki verebiliyor, kanserin birçok aşamasında etkili olduğu gibi; Meme, Akciğer, Karaciğer ve Pankreas Kanserinde de koruyucu etki gösterebiliyor .
Resveratrol, kırılma ihtimali olan tehlikeli DNA’ların kansere dönüşmesine engel olarak kanserli hücrelerin oluşmasını önleyebilir.
Araştırmacılar Resveratrol molekülünün, normal hücreyi kanserli hücreden ayıran nadir maddelerden biri olduğunu ifade ediyorlar. Resveratrol ile yapılan klinik çalışmaların çoğunluğu kanser üzerine yoğunlaşmış olup, kanserin pek çok türünde ve aşamasında durdurucu, engelleyici özelliği olduğu belirtilmiştir. (1)
Eşsiz bir hücre yok etme özelliği olan Resveratrol ‘ün tümör baskılayıcı gen olan P53 Geni olsa da olmasa da kanser hücrelerini öldürdüğü bildirilmiştir. (2)
Resveratrol ‘ün Araşidonik Asit üzerine etki ederek Prostaglandin Sentezini gerçekleştiren ve tümör gelişimini uyaran Siklooksijenaz-1 (COX-1) enzimini %98’e varan oranlarda engelleyerek ederek tümör ilerleme aktivitesini azalttığı bildirilmiştir.

37695 Comments